Muhsin ENVERYazarlarımız

İmam Mehdi (As)’In Nur İnkılabı Ve İnsanlığın Yeniden İnşası – 5

İnsanlık, varlık tarihi sürecinin son dönemine ahir zamanın tam ortasına geldiği günümüzde hak ile batıl cepheleri tüm hazırlıklarını Hadisi şeriflerde MELHAME-İ KÜBRA adı verilen BÜYÜK KARŞILAŞMA’ ya yönelik son hızla yapmaktadırlar.
Bu dönemde hiçbir cepheye taraftar olmamak-ortada kalmak gibi bir lükse sahip olunamadığı gibi bir o yandan bir bu yandan görünmek gibi münafıklıklar dahi söz konusu olmayacaktır. Büyük karşılaşmada saflar netleşmiş herkes tarafını seçmiş olacaktır. Güneş batıdan doğmuş ve iş sonuçlanmıştır. Tövbe vakti bitmiş geri dönüş yolları kapanmıştır. İnsanlık tarihi seyrinde Peygamberler ve salih taraftarları olan hak cephe Al-i Muhammed ve salih taraftarları ile Nuh’un gemisi hükmüyle günümüze taşınmış olmakla birlikte İmam Mehdi’nin Hicri-1400/1401 Miladi-1979 tarihinde kurmuş olduğu Nur İnkılabı’nın (İslam Cumhuriyeti’nin) her yönden muazzam-muhteşem çalışmaları-gelişmeleri ile imanın ve bilimin-teknolojinin şahikasına-zirvesine ulaşmış olması diğer yandan Ad, Semud kavimleri, Firavun, Nemrut, Ebu cehil,Ebu leheb, Ebu Süfyan ve taraftarları ile günümüzde ise Büyük şeytan Amerika, İngiltere, Fransa, Rusya, İsrail ve açık ve gizli müttefikleri DECCAL-İ SÜFYAN TEMİZ GÖRÜNEN HABİSLER (ki bu müttefiklerin bazıları İslami görünümlü münafık iki yüzlü yeri geldiğinde ayet okuyan namaz kılan şeytanlar) şu an tüm varlıklarıyla-güçleriyle onların diliyle 3. Dünya savaşına yani Melhame-i Kübra’ya hazırlanıyor olmalarını fark edersek yakın gelecekte ne derce büyük olayların bizi beklediğini anlayabiliriz.
Ezenlerle ezilenlerin, sömüren emperyalistlerle sömürülen mazlum-mustazaf halkların, Kan içici vampirlerle kanıyla zincirleri kırmaya hazırlanan insanlığın büyük karşılaşması köklü ve tarihi bir hesaplaşmadır.
İslam her dönemde insanlığı; ezenlere, sömürenlere karşı kıyama-mücadeleye davet etmiş, zulmü bir fitne olarak görüp onu tüm yeryüzünde kaldırıncaya dek emperyalist ve Siyonistlerle savaşmaya çağırmıştır. Bu tüm peygamberlerin pratik yaşamlarında uyguladıkları bir prensiptir.
Bugün peygamberlerin mucizesi hükmünde olan İmam Mehdi ve O’nun Şanlı İslam Cumhuriyeti-İnkılabı ‘da aynen bu prensip çerçevesinde tüm insanlığı kucaklayarak onları dünyanın kan içici zalim demokratik hümanist diktatörlerine karşı direnmeye-mücadeleye-dik durmaya çağırmakta böylece Emperyalist sömürgecilerin Amerika, İngiltere v.slerin şeytani planlarına çomak sokmaktadır ki bundan dolayı onların boy hedefi haline gelerek sürekli ambargolarla tehditlerle yıldırmaya-durdurmaya çalışmaktadırlar.
Süreç içerisinde yaşanan kısmi kayıplar yada yenilgi gibi görünen durumlar asla sonucu değiştirmeyecektir. Kur’an-ı Kerimde bu konuda bir çok zafer müjdesi var. Günlerin devinimi içerisinde bir gün siz bir gün onlar galip olur ancak zafer inananlarındır. Muhakkak galip olacaklar Allah’ın taraftarları (Hizbullah)’dır. Nasrullah (Allah’ın Yardımı) ve fetih geldiğinde insanların dalga dalga İslam’a yöneldiğini-girdiğini gördüğünde ……gibi daha nice ayetler var.
Ancak önemli olan bizim nerde olduğumuz, nerde durduğumuz, hangi cephede bulunduğumuzdur. Gelecek bugünden şekillenmektedir fakat biz işin neresindeyiz ve neye hizmet etmekteyiz…. Amerkancı-Natocu muyuz yoksa karşısında mıyız? Zalimler emperyalistler güruhunda mıyız yoksa onlara karşı mücadele içinde miyiz? Yoksa numaradan-münafıkça İsrail karşıtı nutuklar atıp Eyyyy Amerika diye böğürüp bu şeytanlarla ortak projelerde yer alanlara alkış mı tutuyoruz- çanak mı tutuyoruz????? Bu soruların cevapları bizim ahiretteki durumumuzun ne olacağını gösterir. Kimse bu sorumluluktan kaçamaz-kurtulamaz-kendini aldatamaz.
Vesselam.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu