İftiralar-Cevaplarİran GerçekleriMuhammedi YOLCUYazarlarımız

İçimizdeki Siyonizm Muhipleri

Bir zamanlar vahdet düşmanlarının lideri olan F. Gülen popularitesini yitirince bu İran ve Ehli beyt düşmanlığının varisliği bir kaç hocaya geçmiş bulundu.

Eskiden İslam Birliği terimine daha çok laik ve seküler denilen kesim karşı çıkmaktaydı ve kendilerince bir gerekçeleri de vardı; dine dayalı olan her şeye karşıydılar ve panislamizm veya Ümmetçilik olarak nitelendirileri ittihad-ı İslama düşmanlıkları bu sebeple doğaldı.

Yıllar seneler geçti artık islam birliğine karşı çıkan yeni takkeli ve cübbeli vahdet düşmanları ortaya çıktı.

Tek gayeleri kendi ırk veya mezheplerini yüceltmek olan bu din adamları Vahdet ibaresine bile yeri gelince nefret kusmaktadırlar. Bunu da kelimeyi saptırarak yapmakta uzman oldukları aşikar.

Vahdet’in yalnızca Ehli Sünnet için olması gerektiğini yazan İ. Şenocak’ın çıkardığı hüküm dergisi 2. sayı

 

Ülkemizde bu isimleri saymakla bitiremeyiz.Yeri geldiğince anlatacağız Ama bugünkü konuğumuz ülkenin şovmen medyatik hocası Cübbeli Ahmet.

İslam kelimesi yerine bile Ehli Sünnet vel Cemaat ibaresini kullanacak kadar mezhepçi olan bu şahıs Ehli Sünnetin de esaslarına ihanet ederek Ehli kıble olan şiiliği tekfir etmekte ve konu iran olunca Netenyahu’yu aratmayacak bir garaz ve maraz nöbetleri geçirmektedir.

Kasım Süleymaniye yönelik suikastten pek hoşnut olan Cübbeli bir de FETÖ vari beddua yağdırıyor ve kabrini ateş doldurmasını Allah’tan temenni ediyor.

Son günlerde Caferi düşmanlığına ağırlık verip Caferiliğin ilmihalinin çıkmasına bile tahammül edemeyip İran ajanlarının Türkiye’yi ele geçirmeye çalıştığını iddia ederken de aslında Caferi müslümanları hedef tahtasına koyması bardağı taşıran son damla olmuştu.

Biz bu iddialara elimizden geldiğince cevap vereceğiz.

Suriye olayı olmadan öncesine gidelim evvela. Cübbeli Ahmet yine iran düşmanı ve yine aynı iddiaları herkese söylüyordu. Daha sonra Suriye olayları çıkınca kendine yeni bir malzeme bulmuş oldu. İran Sünnileri öldürüyor diye. Öncelikle kendisine soralım: Esad 2011 den önce Sünnilere yönelik bir saldırı yapmış mıydı? Yapmamışsa neden Arap baharı gibi tehlikeli bir zamanı bekledi ve kendi tahtını salladı? O zamana kadar gayet makul bir çizgide devam eden Esad neden bir günde Eset oldu? Mısır’da na-Mübarek ve Tunus’ta Bin Ali gibi İsrail dostu ve halk düşmanı değildi, Kaddafi gibi megaloman da değildi.

Bu yüzden Türkiye halkı tarafından da sevilen bir kişiydi kendisi hatta Suriye olaylarının en çok propagandacısı olan bir çok kişi o zaman övgüyle behsediyordu Suriye’den. Esad neden kendi popularitesini en kritik bir anda yerle bir etsin ve barışçıl protesto gösterisine bomba atarak dikkatleri üzerine çeksin?

Suriye olaylarının dış kaynaklı köruklendiği, finanse edildiği, eğitildiği, donatıldıği biliniyorken Suriye’yi İran karıştırdı ve işgal etti demek iftira değil midir?

Bunlar yalnızca bir kaç örnek haber aramasından çıkan sonuçlardır.

 

HTŞ gibi radikal bir örgütün ABD ile ne işi olabilir?

 

Suriye Olaylarının Nasıl Çıktığı Hakkında Halkın İçinden Ropörtajlarla Gerçek Bir Belgesel

Biz Suriye’de tam kazanıyorduk ki Hizbullah 5 bin kişi ile gelip işimizi bozdu diyen McCain Esad’ın tarafında mıdır yoksa Esad’ın karşısında mı?

Peki öldürülen onca masumu Esad öldürmedi mi diye tabii bir soru gelecektir. Hayır hiç bir masumu Esad öldürmedi! Medyanın gözünü boyadığı kişilerin itham ve iddialarının hiç bir önemi yok! Ayrıca katliam ve tecavüz diye bahsedilen olayların tamamı Esad’ın kontrolünün dışındaki yani medyanın güzellediği Muhaliflerin bölgelerinde yapılmıştı. Kadınların satıldığı görsellerin hepsi DAEŞ kontrolünde olan bölgelerde görülmüştü. O döneme ait videolar hâlâ arsivlerde mevcuttur. Yani Esad’ın katlettiği dediği bölgelerde halk huzurlu ve yılbaşı kutlaması bile yapacak kadar rahat

Peki Esad nasıl bir katil ki Halep’te taş taş üstüne koymayacağı söylenirken neden yapmadı?

İşte Halep Suriye Ordusu tarafından alındığı zaman halkın sevinci

Bizim gibi aklı ekranda olmayanlar soru sorunca o aldananlar, Esad’ın muhaliflere zulmettiğini ama taraftarlarının yani bir avuç nusayri ve Şiinin onu desteklediğini iddia ediyorlar.

Halep şehrini alırken 10 bin kadına tecavüz ve on binlerce insanın katlinden bahseden Cübbeli, Şenocak vs İran düşmanlarının ellerinde bir tek delil var mı? Öldürülen kişilere ait cesetler nerede? Haber 7, Yenişafak gibi medya artıkları Nusra ve Daeş’in Suriye askerlerini öldürerek Asi nehrine attığı görüntüyü bile göz göre göre Esad yaptı demişlerdi. Bu yalnızca bir örnek. Muhaliflerin tekbirle patlattığı camiyi de Esad cami yıkıyor demiştiler.

Esad cami vurdu yalanı

Konu Halep’e gelmişken Cübbeli ısrarla Haşdi Şabi adını veriyor ancak Haşdi Şabi Suriye’de değil Irak’ta kurulmuştur. Faaliyetleri Irak’tadır. Kuruluş gayesi Daeş’e karşı halk seferberliği ilan etmektir. İçerisinde Bir çok mezhepten müslüman yer aldığı gibi Hristiyan ve Ezidiler de bulunmaktadır. Kısaca mezhepçi bir örgüt değil halk seferberliği hareketidir. Medyada yer alan karalama kampanyalarının diğer olaylar gibi tek bir dayanağı yoktur!

“De ki: Eğer doğru söylüyorsanız siz kesin delilinizi getirin” (Neml, 64)

Konu İran olunca iddianın içeriğinin hiç bir önemi yoktur maalesef. Yıllar önce Uğur Mumcu suikastında bile İran’ı sorumlu tutan medyanın elinde bir delil var mıydı?

Medyada bir iddiayı sürekli takrarlamak Goebbels’in de bahsettiği inandırma tekniğidir. Sonunda insanlar bu kadar TV kanalının ve sayfanın yalan söyleyemeyeceğini zanneder.

İlk görsel iftirayı gösteriyor. İkinci görsel ise kendi oğlunun dilinden bu işin İran’la alakasının olmadığını çünkü Mumcu’nun İran ile alakalı yazısının bulunmadığı gerçeğini beyan ediyor.

uğur mumcu sikastı irana atılan iftirauğur mumcu sikastı gerçek

Kasım Süleymani konusunda ise atılan iftiraların haddi hesabı yoktur. Daha önce seviyesiz bazı sayfalarda ve paçavra Akit Tv de gündem edilen iftirayı bir tartışma programında yineleyen Selman Öğüt adındaki müfteri Musulda Kasım Süleymani’nin ABD general ve askerleri ile giriş yaptığını iddia edecek kadar alçalmıştı. Oysa konu edilen görselde ABD askeri denilen askerler Irak askeridir ve ABD li general denilen kişiler de Irak, Haşdi Şabi den askeri isimlerdir. Facebook’ta ortaya atılan basit bir iddiayı TV kanalında ortaya atan gazeteci kılıklıya ne yazık ki o gün cevabını verecek birisi çıkmamıştı çünkü karşısındakiler de pek farklı kişiler değildi.

Kötü savunma düşmanın yapacağı en büyük saldırıdan daha zararlıdır.

Kasım Süleymani’ye her taraftan saldırılar devam ederken tanınan birisinin çıkıp mertçe savunma yapmaması da talihsizlik değildir. Bilinçli yapılan bir eylemdir. Cübbeli habire Saadet partisini Kasım Süleymani’yi savunmakla suçluyor da karşı tarafta tam bir sessizlik hâkim! Çıkıp evet şehit dedik arkasındayız demiyorlar. Veya biz de karşıyız da…Yazık vallahi billahi yazık…

“Kasım Süleymani Kudüs şehididir.”

Bu bizim sözümüz değil Filistinli direniş cephesi komutanlarının sözüdür. Başta Hamas İslâmî Cihad gibi Ehli Sünnet gruplar olmak üzere bütün liderler aynı sözü dillendirdiler hatta Solcu yapısı ile bilinen Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Kasım Süleymani posteri ile poz vermişlerdi peki neden?

Çünkü Şehit Kasım Süleymani ve Şehit İmad Muğniye Filistin’de bütün direniş gruplarına hem silah desteği sağlamış hem de eğitim vermiştir. Bununla da kalmayıp hepsinin tek bir çatı altında birleşmesi için elinden gelenin fazlasını yaparak gelecek kuşaklarda adını tarihe yazdırmıştır.

FKHC kasım süleymani
FKHC’nin askeri kanadının tören esnasında Kasım Süleymani posteri açtığı görülüyor

 

Varsın günümüzde adı katile çıksın varsın muasırları kıymetini bilmesin. Varsın ismi geçince dudak büksün hakikatin ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır er veya geç!

İran İslam Cumhuriyeti Filistin’e en çok destek veren iki ülkeden birisiydi diğeri de Suriye. İsrail Başbakanı Olmert’i gördüğünde sırtını dönüp yüzüne bakmayacak kadar mert olan Esad hakkında İsrail çok kere Filistin’e yardımları kesmezse veya İran’la ilişkiyi koparmazsa olayların büyüyeceğini söylemesine rağmen o Filistin’e desteğini çekmedi İran’ı yalnız bırakmadı İran da Esad’ı…

Rusya ortalarda yokken Suriye’de Hizbullah ve Devrim Muhafızları vardı. Cübbelinin iddia ettiği gibi işgale gitmediler müttefik Suriye’yi savunmaya davetli olarak gittiler. Bu birilerinin hoşuna gitmese de durum budur. Kardeşim Esad diyen Erdoğan ise Suriye’ye ÖSO militanları sokmakla meşguldü tabi o dönemlerde. Suriye’de Esad zulmediyorduysa çözüm silahlı militan sokmak mıydı? Suriye işgal mi edilmişti? Gerçi Cübbeli efendiye göre Esad işgal etti? Bir devlet kendi toprağını nasıl işgal eder? Aynı iddiayı PKK taraftarları TSK için kullanca hoş olmuyorsa Suriye için kullanmak hoş mu? Esad da Suriye’nin meşru başkanıdır sevelim sevmeyelim bu kadar net! En başından beri destek olmuyorsak bile diplomasi ile sorun halledilmeliydi. Binlerce kişiyi Suriye’ye gönderdiler sonuç ne oldu daha fazla kişi öldü ve iç savaş uzadı. Kimse Muhaliflerin nasıl bu kadar teçhizata nasıl ulaştığını sormuyor

 

Muhaliflerin İsrail Hastanesi’nde ne hakla tedavi edildiğini sormuyor.

Filistin’e ilaç ambargosu bile yapan İsrail neden İslâm için İsrail uşağı olarak iddia ettikleri Esad’la savaşan militanları tedavi etsin?! Neden diye sormak bir çok yalanı bertaraf eden bir eylemdir. Bu soruyu sormak yerine TV ekranlarında ve haber sayfalarında geçen haberlere inanmak daha kolay olmalı. Öyle ya bu kadar haber yalan olamazdı. Ama ne yazık ki yalan hem de kuru iftira. Bu iftiralara en bariz örnek kimyasal bomba haberiydi ki tam bir bomba olduğu gayreti bir kaç müminin gayretiyle çürütülmüştü.

İşte muhaliflerin yaptığı iğrenç katliamlardan sadece bazıları video çok rahatsız edici görüntüler içermektedir.

Kimyasal bomba vidosu sözde Esad’ın bomba attığı günden bir önceki gece YouTube’a yüklenince haberin yalan olduğu ortaya çıktı. Ayrıca ölen çocukların kadınlarında iğnelerin göz önünde olması hepsinin kapalı bir mekânda olması da kimyasal bomba yalanının ayrı bir çürük tarafı. Çünkü geçenlere andığımız Halepçe katliamında kimse evinde kalmamış hepsi dışarıda toplu halde vefat etmişti. Ama Suriye’deki kimyasal nasıl bir bomba ise sadece çocukları evlerinde öldürmüştü? Bu nasıl mümkün olabilirdi? Bunu sormak zor değildi.

Suriye olaylarında Beyaz Baretliler konusuna da değinmek gerekiyor. Esad aleyhindeki bütün iddiaların kaynağı olan kurtarıcı olarak görülen Beya Baretliler derneğinin lideri Türkiye’de öldürülünce eski ajan olduğunu medya itiraf etmek zorunda kalmıştı.

Eski ingiliz ajanı bir islam ülkesini kurtarmaya gitmiş olamaz değil mi? Öyleyse niçin gitmiş?

Suriye konusunda tekrar tekrar ele almak gereken şüphesiz çok konu var ancak yazıyı noktalamadan önce bir yalana daha değineceğiz:

İran’a Esad’a Kasım Süleymani’ye mezhepçi diyen Cübbeli Ahmet’e sesleniyoruz İmam Humeyni, İmam Ali Hamanei’nin vahdete dair yüzlerce konuşması mevcut.

Ehli Sünnetin değerlerine karşı saygısızlığı İngiliz şiiliği olarak nitelendirilen Rehberimiz, düşmanın mikrofonlarına dikkat çekiyor.

İmam Humeyni de ayni şekilde Siicilik ve Sünnicilik yapanların düşmanın içimizdeki elleri olarak belirtmişti. Kasım Süleymani’de Sunni bir ülkede Sünni bir halka savunması için destek verdi silah verdi. Aynı şekilde Esad’da öyle yıllarca Hamas’ın bürosu Şam’daydı. Peki sen ey Cübbe giyinmiş sarık sarmış alim görünümlü Hoca ne yaptın Filistin için? Eğer niyetin halis ise ülkesinde NATO-ABD üsleri bulunan sen buna hiç itiraz ettin mi? ABD İsrail radarlarından rahatsız olmadın da İsrail ve ABD konsolosluğu bulunmayan İran sana ne yaptı da bu kadar düşman oldun? Bu durumda İran mı İsrail’le işbirliği içinde? İran’ın bu uğurda onlarca generali Hizbullah’ın da onlarca komutanı şehit edildi peki ya başkaları ne yaptı? One minute diyip sonra İsrail Cumhurbaşkanını karşılamadı mı? Bu mudur Filistine destek?

Sürekli Ehl-i Sünnet diye sayıklayan bir hoca Yemen’de hastane bombalamaya giden, özellikle sivil halkı bombalayan binlerce çocuğun katili Suudi Arabistan için dua etmiş ve Suudiler için sünni demişti gariptir ki Türkiye için Vahhabilik tehdidini yazarken yüzü kızarmamıştı sırf gidip şii öldürecekler diye Vahhabileri sünni ilan etmiş ve yemende tek bir şiinin kalmaması için yine beddua etmişti…

Hepsi bu da değil İran tehlikesinden bahsederken sürekli Mustafa İslamoğlu’nu dilinden düşürmemesi de ayrı bir garabettir çünkü ne iran için ne de Türkiye’deki caferiler için M.İslamoğlu hiç bir anlam ifade etmemekle beraber M. İslamoğlu’nun koyu bir İran ve İmam humeyni düşmanı olduğu da bilinen bir gerçektir. Cübbeli Hocanın M. İslamoğlu ile meselesi varsa buna İran’ı neden karıştırıyor yok İran ile meselesi varsa M.İslamoğlu’nu lider konumuna neden koyuyor bu kadarı namertlik değil midir?

Son olarak Kasım Süleymani için cehennemlik derken kendi cennetinden nasıl bu kadar emin oluyorsunuz? Yoksa sizi rahatsız eden Mossad binasının vurulması mıydı?

Herkesin aklında aynı soru İran Erbil’de Mossadı vurdu ses neden Cübbeliden geldi?

Madem birileri İran’ı hedef tahtasına koyuyor biz de bundan sonra Vahdet düşmanlarının maskelerini indireceğimize and içiyoruz.

Selam hakka tâbi olanlara olsun…

Geniş araştırma yapmak isteyenler için:

suriyegercekleri.com

https://www.islamidavet.com/multimedya/gercekler/suriye-gercekleri/

http://islamaktuel.com/ortadogu/suriye-dunya

http://www.aktifhaberci.net/category/suriye-gercekleri/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu