Bediüzzaman Said Nursi (r.a)Hizbullah Hakverdi

Üstad Hizbullah Hakverdi’nin Sözleriyle ‘Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’







Üstad, kavmiyet cihetiyle Kürt; mezhep cihetiyle de Şaffi olmakla beraber imani, Kur’ani ve İslami rükûnları esas olarak almış; bu daire içerisinde bulunan bütün kavim, mezhep, meşreb ve meslek mensuplarının tümünü muhatap kabul etmiş; “Müminler kardeştir.” hükmünü temel şiar ve prensip edinmiştir.

Güçlü imanı, harika ilmi, eşsiz ahlakı ve takvası ile İslam’ın canlı ve müşahhas bir timsali olan Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri; cesareti, şecaati, dirayeti, basireti ve feraseti ile temayüz etmiş bir İslam kahramanıdır.

Kendi zamanında tağuti güçlerin bütün şimşeklerini tek başına üzerine çeken merhum Üstad (ra) Hazretleri bütün ömrü boyunca yüce Resulün (sav) nurlu yolunda yürümeyi ve o yüce Resule (sav) iktida etmeyi yegâne düstur edinmiş; bunu da hayatının her anında ve her safhasında bilfiil izhar edip ispat etmiştir.

Üstad Said Nursi Hazretleri; Allah-u Teâlâ’nın yardımı sayesinde, gizli güçlerin bütün oyunlarını ve komplolarını bozmuş, zerre kadar taviz vermeden yüce İslam dininin savunuculuğunu büyük bir liyakatle yapmıştır.

Üstad Bediüzzaman Hazretleri, ‘sırren tenevveret’ sırrına ittiba ederek, rejimden izinsiz nebevi bir metodla kutsi bir hizmet çığırı açmış; kılığıyla-kıyafetiyle dahi yüce Resul’e (sav) ittıbaı esas almış; tağuti güçlerin zulümlerine, baskılarına ve tehditlerine asla aldırış etmeden istikamet üzerine yürümeye çalışmış ve inandığı hak davadan katiyyen şaşmamıştır.

İnsan psikolojisini ve nebevi tebliğ usulünü en ince noktasına kadar bilen ve ona göre kitlelere yönelen Üstad Said Nursi Hazretleri, insanların fıtratlarında mündemiç bulunan meyl-i İslam hissiyatını ve imani cevherlerini imal edip işlemeye çalışmış; Türk, Kürt ve Arap bütün Müslümanların İslam’a hadim kılınmasını hedef almıştır.

Geceli-gündüzlü irşad faaliyetlerini büyük bir cehd ve azimle sürdüren yüce Üstad, İslam tarihinin en mazlum ve en mağdur çok ender mücahidlerinden biri sıfatını da kazanmıştır.

Sözler, Mektubat, Lem’ âlar, Şu âlar, Mesnevi-i Nuriye, İşârâtu’l-İ’câz Âsâr-ı Bediiyye, Münâzarat, Hutbe-i Şamiye gibi kitaplardan vücud bulan Risale-i Nur denen külliyat ile Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, hakâik-i imaniyeyi tahkiken ta’lim noktasında, tarihte eşi olmayan Kur’ani bir çığır açmış erkân-ı imaniyenin tümünü yakini bir surette ve hârika bir tarzda ispat etmiştir.

Kur’an’ın mantığını ve onun canlı timsali olan Resulullah (sav)’in mektebini ve tebliğ usulünü kavramış olanlar ve o kutsi açıdan konuya bakanlar, Üstad’ın ne kadar büyük bir mürşid olduğunu; Resulullah (as)’a ittibaı meslek edinmiş ne büyük bir şahsiyet olduğunu yakinen teslim ederlerdi.

Kelam ve felsefenin kavuşamayacağı akli ve mantıki delillerle erkân-ı imaniyyeyi katiyyen vuzuha kavuşturan Hazreti Üstad, tasavvufa girmeden irfani mektebin de şahikasına yükselmiş; akıl ile kalbi birlikte işletebilmiş; kar’lerinde en küçük bir şüphe ve istifham uyandırmadan imanın aynel yakin ve hakkal yakin derecelerinin husulüne vesile olmuştur.

Yüce Resulullah’ın (as) Ehl-i Beytine karşı özel bir alakası olan; irfan mektebini onlardan alan; İmam-ı Ali, İmam-ı Zeyn’el-Abidin ve İmam-ı Cafer’de sembolleşen bir çizginin takipçisi olduğunu söyleyen; Cevşen’ül-Kebir, Kaside-i Ercuziyye ve Celcelutiyye gibi Ehl-i Beyt kanalıyla gelen dua ve virdleri hayatının ve yolunun temel taşları edinen Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri iman ve irfan mektebinin büyük temsilcilerinden olmakla temayüz etmiş ve bu özelliği hâiz meşhur Risale-i Nur külliyatını, gelecek nesillere nadide bir miras olarak bırakmıştır.

İttihad-ı İslam’ı, İslami vahdeti ve uhuvveti gaye edinen ve hedef olarak alan Üstad Bediüzzaman Hazretleri, İslam’ın hükümranlığı hususunu düstur edinmiş; İstikbale Kur’an’ın hükmedeceğini ve İslam İnkılabı’nın sesinin en gür ve en muhteşem şekilde yükseleceğini beyan etmiş; bunu da Hazreti Mehdi (as) İnkılabı çerçevesi dâhilinde olduğunu, olacağını söylemiştir.

23 Mart 1960 miladi (26 Ramazan 1379 hicri-kameri) gününün akşamı ve Leyl-i Kadr’de mübarek gözlerini şu fani dünyaya kapatan Üstad Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, hasretiyle yanıp tutuştuğu Mahbub-u Ezeli, Ma’şuk-u Ebedi, Ma’bud-u Layezeli ve Rabb’ül-Âlemin olan Allah-u Teâlâ’ya vasıl olmuş; mübarek nuru ebedi bir huzur ve sükûn bulmuştur.

İLGİLİ YAZI:
https://irangercekleri.com/ustad-bediuzzaman-said-nursinin-ahirete-irtihalinin-yildonumunde-rahmetle-aniyoruz/

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu